Bağlantıda Kalın!

Destekler-Teşvikler

Teşvik bilgi merkezi kuruldu

Söz konusu merkezde, yurt içinden ve yurt dışından yeni teşvik sistemine ilişkin yönlendirilecek sorular bilgi merkezinde toplanıp, gruplandırılacak. Soruların yanıtları kararnamenin çıkmasının ardından internet sitesinde yer alacak.

Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, yaptığı yazılı açıklamada, Yeni Teşvik Sistemi’ne ilişkin bilgi talebinde bulunacak yatırımcılara detaylı bilgi aktarılabilmesi amacıyla Ekonomi Bakanlığı bünyesinde ‘Teşvik Bilgi Merkezi’ kurulduğunu belirtti. Yeni teşvik sisteminin birçok yeni destekleri içerdiğini, devrim niteliğinde olduğunu ve yatırımcılara önemli avantajlar sağladığını ifade eden Çağlayan, şunları kaydetti: “Merkeze, e-posta ile teşvik sistemine ilişkin sorular yönlendirilebilecek. Söz konusu sorular konu başlıkları altında toplanıp, gruplandırılacak ve yanıtları kararnamenin çıkmasının ardından internet sitesinde yayınlanacak. Teşvik sistemine ilişkin sorular [email protected] eposta adresine gönderilebilecek. Yeni Teşvik Sistemi’ne ilişkin ayrıca çağrı merkezi aracılığıyla da sorular bırakılabilecek, söz konusu çağrı merkezine Türkiye’nin her yerinden 444 43 63 nolu telefonlardan erişilebilecek.’

Okumaya Devam Et

Destekler-Teşvikler

KOSGEB’den KOBİ’ler için yeni girişimcilik desteği

KOBİ’lerin rekabet güçlerini arttırmak, sanayide entegrasyonu ekonomik gelişmelere uygun biçimde gerçekleştirmek amacıyla, işletmelerin kamu bankaları, özel bankalar, katılım bankalarından uygun koşullarda kredi temin edebilmeleri için yeni bir destek programı hazırlandı. Bankalardan alınacak kredinin faiz veya kâr payı masraflarının önemli bir kısmının KOSGEB tarafından sağlanmasına yönelik KOBİ Finansman Destek Programı’nı Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank açıkladı.

GAZİ YA DA ŞEHİT YAKINLARINA 70 BİN TL
Bursa’da bir açılış töreninde konuşan Varank, şunları söyledi: Finansman demişken, güzel bir haberi de sizlerle paylaşayım. KOSGEB’in Girişimcilik destek programından yararlanan ya da yararlanmayı planlayan girişimcilerimize, 50 bin liraya kadar yeni bir kredi programı başlatıyoruz. İlk defa uygulanacak bu mekanizmayla; 50 bin liraya kadar alınan kredinin 10 puanlık finansman maliyetini KOSGEB karşılayacak. Girişimcinin genç, kadın, engelli, gazi veya şehit yakını olması durumunda 50 bin liralık limit 70 bin liraya çıkacak. Kredinin teminatını ise, Kredi Garanti Fonu verecek. Girişimcilerimiz sadece anapara ve çok cüz-i miktarda bir faiz ödemesi yapacak. Biz bu programla, girişimciler için önemli olan işletme sermayesine ek bir katkı sağlamayı hedefledik. Şimdiden hayırlı, uğurlu olsun. 
ÖNEMLİ BİR DESTEK OLACAK

KOSGEB Başkanı Prof. Dr. Cevahir Uzkurt, yeni destek programı ile ilgili şu değerlendirmeyi yaptı: Yeni girişimcilik destek programından yararlanarak, işini kuracak geleneksel girişimcilerimize KOSGEB’in vereceği desteğin yanında hem makine teçhizat alımı hem de diğer masraflarını karşılamak için bu kredinin önemli bir destek olacağını düşünüyorum.

İSTEDİKLERİ ZAMAN KULLANABİLECEKLER
Kobi Finansman Destek Programı ile geleneksel girişimcilerin finansmana daha kolay erişebilmesi ve kullanılan devlet imkanları ile daha fazla katma değer yaratması amacıyla kurgulandı. Yeni programa göre işletmeler, 10 bankadan kredi kullanacak. Bu kredinin yıllık faiz veya kâr payı tutarlarının önemli bir bölümü KOSGEB tarafından karşılanacak. Program kapsamında KOBİ’ler İşletme Kredisi veya Makine Teçhizat Kredisi kullanacak. Bu krediler sürekli açık olacak. KOBİ’ler, istedikleri zaman limitleri dâhilinde bu destekten yararlanabilecek. Limitler 3 yıl süreyle geçerli olacak, işletme üç yıl içerisinde üst limiti aşmadan desteği istediği zaman kullanabilecek. Girişimciler, 12 aylık vadede sadece anapara ve 3.75 puanlık faiz veya kar payı ödemesi yapacak. 18 aylık planlamada, faiz veya kar payı oranı, 4’e çıkacak.

KOBİ FİNANSMAN DESTEK PROGRAMI:

BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç ve kapsam

MADDE 1– (1) Bu Program; ülkenin ekonomik ve sosyal ihtiyaçlarının karşılanmasında küçük ve orta ölçekli işletmelerin payını ve etkinliğini artırmak, rekabet güçlerini ve düzeylerini yükseltmek, sanayide entegrasyonu ekonomik gelişmelere uygun biçimde gerçekleştirmek amacıyla, işletmelerin kamu bankaları, özel bankalar, katılım bankalarından uygun koşullarda nakdî kredi temin edebilmeleri için faiz/kâr payı masraflarına Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı tarafından destek sağlanmasına yönelik hususları kapsar. Dayanak 

MADDE 2– (1) Bu Program, 19.09.2009 tarih ve 27354 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan KOSGEB KOBİ Kredi Faiz Desteği Yönetmeliğine dayanılarak hazırlanmıştır. Tanımlar

MADDE 3– (1) Bu Programda geçen, a) Azami kredi vadesi: İşletmelerin Kredi Faiz Desteğinden yararlanabileceği azami kredi vadesini, b) Banka: Kamu bankaları, özel bankalar ve katılım bankalarını, c) Girişimci işletme: KOSGEB desteği ile işini kurmuş faal işletmeleri, ç) İşletme: 18/11/2005 tarihli ve 25997 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmelerin Tanımı, Nitelikleri ve Sınıflandırılması Hakkında Yönetmelik” kapsamında yer alan ve 18/9/2009 tarihli ve 27353 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 2009/15431 numaralı Bakanlar Kurulu kararı ile tespit edilen sektörlerde faaliyet gösteren küçük ve orta büyüklükteki işletmeleri (KOBİ), d) İşletme türleri: Program kapsamında Kredi Faiz Desteğinden yararlanabilecek işletmeleri, e) KOSGEB: Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığını, f) KOSGEB veri tabanı: KOSGEB desteklerinden yararlanan işletmeler, girişimciler, meslek kuruluşları, işletici kuruluşlar ve sektörel kuruluşlar ile tedarikçilerin izlenmesi amacıyla oluşturulan veri tabanını, g) Kredi türleri: İşletmelerin Kredi Faiz Desteğinden yararlanabileceği kredi türlerini, ğ) Kredi üst limiti: İşletmelerin Kredi Faiz Desteğinden yararlanabileceği kredi türlerine ait üst limiti, h) Stratejik ve öncelikli sektörlerdeki işletme: Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından uygulanan Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programından yararlanan işletmeler ve bu işletmelerin ürünlerini alan işletmeleri, ı) Taban puan: Kredi Faiz Desteğinden yararlanabilecek işletmelerin, işletme ve makine teçhizat kredilerinde destek alabilecekleri asgari faiz/kâr payı puan oranlarını, i) Uygulama birimi: Desteklerin uygulanmasından sorumlu KOSGEB Müdürlüklerini, j) Yerli makine: 13.09.2014 tarih ve 29118 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın 2014/35 no.lu tebliğine uygun olarak alınmış yerli malı belgesine sahip makine teçhizatı, ifade eder. 2 İKİNCİ BÖLÜM Destek unsurları, kredi faiz desteğinden yararlanacaklar, kredi faiz desteğinin esasları, destek puanlarının belirlenmesi, destek limit ve vadesi Destek unsurları 

MADDE 4– (1) Banka tarafından işletmelere kullandırılacak; işletme, makine teçhizat ve acil destek kredilerinin faiz/kâr payı masraflarına, bütçe imkânları dâhilinde, KOSGEB tarafından belirlenen puan oranında ve koşullarında destek verilir. (2) İşletmelerin türleri; faaliyet alanı, özellikleri ve daha önce yararlandıkları destek türüne göre, “Girişimci İşletmeler” ve “Stratejik ve Öncelikli Sektörlerdeki İşletmeler” olarak KOSGEB tarafından belirlenir. Birden fazla işletme türü kapsamına giren işletmeler, en yüksek limite sahip işletme türü limitlerinden yararlanır. (3) Kredi Faiz Desteği geri ödemesiz olarak uygulanır. Kredi faiz desteğinden yararlanacaklar, kredi faiz desteğinin esasları

MADDE 5– (1) KOSGEB Veri Tabanı’nda kayıtlı ve aktif, KOBİ Bilgi Beyannamesi güncel ve bu Programda tanımlanmış işletme türlerine giren işletmeler KOSGEB Kredi Faiz Desteğinden yararlanabilir. Acil Destek Kredisi kullanacak işletmeler için bu Programda tanımlanmış işletme türlerinden birine girme şartı aranmaz. (2) İşletmeler, Kredi Faiz Desteğinden krediyi aldığı tarihten itibaren 3 yıl süreyle yararlanabilir. İşletme 3 yıl içerisinde üst limiti aşmadan kredi faiz desteğini birden fazla kullanabilir. Üç yıllık süre tamamlandıktan sonra, işletmenin talebi halinde destek programı yeniden başlatılabilir. Başlatılan yeni destek programında, işletmenin daha önce kullandığı destek kredisinden kalan borç tutarı ile kullanacağı kredinin tutarı toplamı, işletme için tanımlanan kredi üst limitini aşamaz. (3) KOSGEB Kredi Faiz Desteğinden yararlanabilecek işletmeler, kredi türleri, limitleri, vadeleri ile taban puanlar aşağıdaki tabloda yer almaktadır: Kredi Türü İşletme Türü Azami Kredi Vadesi Girişimci İşletmeler Stratejik ve Öncelikli Sektörlerdeki İşletmeler Kredi Üst Limiti Destek Puanı Kredi Üst Limiti Destek Puanı İşletme Kredisi 50.000 TL* 10 puan 500.000 TL 12 puan 18 Ay Makine Teçhizat Kredisi 36 Ay Acil Destek Kredisi Destek kapsamı, üst limiti ve oranı KOSGEB İcra Komitesince belirlenir. 36 Ay * Girişimcinin genç, kadın, engelli, gazi veya birinci derecede şehit yakını olması durumunda üst limit 70.000 TL olarak uygulanır. Destek puanlarının belirlenmesi

MADDE 6– (1) İşletmelerin, bankalardan kullandıkları kredilerin yıllık faiz/kâr payı tutarları KOSGEB tarafından belirlenen puan dikkate alınarak yapılan hesaplamalar doğrultusunda desteklenir. (2) Taban puan Girişimci İşletmeler için 10 (on) puan, Stratejik ve Öncelikli Sektörlerdeki İşletmeler için 12 (oniki) puan olarak uygulanır. Acil Destek Kredisi için taban puan uygulanmaz. 3 (3) Makine Teçhizat kredisinde; yerli makine teçhizat alımında, Stratejik ve Öncelikli Sektörlerdeki İşletmelere 2 (iki) ilave puan verilir. (4) Acil Destek Kredisinde destek puanı KOSGEB İcra Komitesi tarafından belirlenir. Kredi üst limitleri ve vadeleri

MADDE 7– (1) KOSGEB tarafından desteklenecek faiz/kâr payı oranı, işletmenin destek puanı kadardır. Her bir kredi türü için puan, vade ve kredi üst limitleri KOSGEB tarafından işletmenin türüne göre belirlenir. (2) İşletme ve Makine Teçhizat Kredilerinde kredi üst limiti, her iki kredi için de kullanılabilir toplam tutardır. İşletme belirlenen kredi üst limiti dâhilinde krediyi işletme ve makine teçhizat için kullanabileceği gibi sadece İşletme Kredisi veya sadece Makine Teçhizat Kredisi olarak da kullanabilir. İşletme ve Makine Teçhizat Kredileri aşağıdaki limit ve vadelerde desteklenir: (a) Girişimci İşletme için kredi üst limiti azami 50.000 (ellibin) TL, girişimcinin genç, kadın, engelli, gazi veya birinci derecede şehit yakını olması durumunda 70.000 (yetmişbin) TL’dir. (b) Stratejik ve Öncelikli Sektörlerdeki İşletme için kredi üst limiti azami 500.000 (Beşyüzbin) TL’dir. (c) Tüm işletme türleri için, işletme kredilerinde vade azami 18 ay, makine teçhizat kredilerinde azami 36 ay’dır. (3) Acil Destek Kredisi için üst limit, KOSGEB İcra Komitesi tarafından belirlenir. Vade 36 aydır. (4) Acil Destek Kredisi için tahsis edilmiş üst limit, İşletme Kredisi ve Makine Teçhizat Kredisi için işletme türü bazında belirlenmiş kredi üst limitlerine dâhil değildir. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM Başvuru, kredilerin onaylanması ve kullandırılması, takip, sorumluluk ve taahhütlerin izlenmesi Başvuru, kredilerin onaylanması ve kullandırılması  

MADDE 8– (1) Desteğe ilişkin başvuru, değerlendirme ve destekten yararlanma koşulları ile iş ve işlem akışını içeren bir protokol KOSGEB ile bankalar ve gerek duyulması halinde diğer kurum/kuruluşlar arasında düzenlenir. Acil destek kredisi uygulaması

MADDE 9– (1) Uygulanacak Acil Destek Kredisine ilişkin destek kapsamı, üst limit ve destek oranı KOSGEB İcra Komitesi tarafından belirlenir. KOSGEB veri tabanına kayıtlı tüm işletmeler bu destekten yararlanabilir. (2) İşletmeler, yetkili kamu kurum ve kuruluşlarınca belgelendirilmesi durumunda Acil Destek Kredisinden faydalanabilirler. Takip, sorumluluk ve taahhütlerin izlenmesi

MADDE 10– (1) Kullandırılacak kredilerin takibi ve tahsil sorumluluğu bankaya ait olup buna ilişkin hususlar, tarafların sorumluluklarını da içerecek şekilde banka ile işletme arasında yapılacak sözleşmede yer alır. (2) Banka kredinin takibinde temerrüt faizi, masraf, komisyon vb. adı altında KOSGEB’den hiçbir talepte bulunamaz. (3) Kredi Faiz Desteğine konu kredi kapsamında işletmeler tarafından verilen taahhütler banka tarafından izlenir. Taahhüdün yerine getirilmemesi durumunda işletmenin bağlı bulunduğu KOSGEB Müdürlüğüne banka tarafından bildirimde bulunulur. Bu durumda olan işletmeler için KOSGEB tarafından Uygunsuzluk Yönergesi doğrultusunda işlem yapılır. 4 DÖRDÜNCÜ BÖLÜM Çeşitli ve son hükümler Çeşitli ve son hükümler

MADDE 11– (1) Desteğin kullanılması sırasında ve sonrasında KOSGEB Mevzuatına uygun olmayan durumların tespiti halinde destekten faydalananların destek süreci durdurulur, yeni destek başvuruları uyuşmazlık bitene kadar kabul edilmez. Uygunsuzluğun giderilmemesi ve uyuşmazlık halinde destek olarak verilen tutar KOSGEB alacağı olarak yasal faizi ile birlikte KOSGEB tarafından tahsil edilir. Uyuşmazlık sona erdiğinde ve müracaat halinde yeni desteklerden yararlanma hakkı devam eder. Bu hususlara ilişkin düzenleyici işlemler KOSGEB tarafından belirlenir. (2)Kullanılan kredilerin faiz/kâr payı veya anaparalarının işletme tarafından ödeme planlarında belirtilen sürelerde geri ödenmemesi halinde banka tarafından ilgili uygulama birimine bildirilir ve KOSGEB tarafından destek ödemeleri durdurulur. Kredinin, durdurulma tarihine kadar ödenen Kredi Faiz Desteği geri alınmaz. İşletmenin kredi geri ödeme yükümlülüklerini yerine getirdiğinin daha sonra Banka aracılığı ile ilgili uygulama birimine bildirilmesi halinde, bildirimi takip eden dönemler için faiz/kâr payı desteği ödemeleri, başlangıçta öngörülen ödeme planında herhangi bir uzatmaya gidilmeksizin tekrar başlatılır. (3) KOSGEB Kredi Faiz Desteği kapsamında alınan makine teçhizat, kredi vadesi süresince başka bir gerçek veya tüzel kişiye satılamaz, kiralanamaz, devredilemez. (4) Banka ile işletme arasındaki kredi sözleşmesinin değiştirilerek, kredi vadesinin ve taksit tutarlarının değişmesi durumunda KOSGEB, başlangıçta belirlenen destek miktarı ve süresini aşmayacak şekilde Kredi Faiz Desteği ödemesi yapar. (5) Vergi, sosyal güvenlik primi vb. yasal yükümlülükler hariç olmak üzere aynı gider gerçekleşmesi için farklı kurum/kuruluşlardan destek alınamaz. (6) Kullanılmış makine ve teçhizat için Kredi Faiz Desteği uygulanmaz. (7) Bir işletme, tek bir makine teçhizat için birden fazla Bankadan kredi kullanamaz. (8) Kredi programı çerçevesinde Banka tarafından verilecek krediler Türk Lirası cinsinden kullandırılır. (9) Kredi desteği kullanan bir işletmenin başka bir yatırımcıya devredilmesi durumunda, devralan yatırımcının Kredi Faiz Desteğinin öngörülmüş olması ve Bankaca da uygun görülmesi halinde, yeni yatırımcı için eski ödeme planındaki vade, miktar ve benzeri şartlar değiştirilmeksizin bakiye kredi için düzenlenecek yeni ödeme planına göre Kredi Faiz Desteği ödenmesine devam edilir. Aksi takdirde Kredi Faiz Desteği uygulaması durdurulur. (10) Bankaların uyguladıkları faiz/kâr payı oranlarının KOSGEB’in belirlediği destek puanının altına düşmesi halinde, Bankanın uyguladığı oran dikkate alınır. (11) İşletmelerin kullanacakları kredilerin riski tamamen Bankaya aittir. Program uygulama esasları 

MADDE 12– (1) Destek Programı Uygulama Esasları, Başkanlık tarafından hazırlanır ve KOSGEB Başkanının onayı ile yürürlüğe girer. Yürürlük

MADDE 13– (1) Bu program KOSGEB İcra Komitesi’nin onayı ile yürürlüğe girer. Yürütme

MADDE 14– (1) Bu programı KOSGEB Başkanı yürütür.

Okumaya Devam Et

Destekler-Teşvikler

Bakan Nihat Ergün’den tam destek

Elektrikli araç teknolojilerinin yerli olarak geliştirilmesi ve bu bileşenlerin kullanılarak yerli elektrikli araç üretilmesi amacıyla TÜBİTAK tarafından açılan çağrının ilk aşaması tamamlandı. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün ile Türkiye’nin elektrikli araç üretim stratejisi ve bu strateji çerçevesinde bugüne kadar yapılan çalışmaları konuştuk.
Kamu Kurumları Araştırma ve Geliştirme Projelerini Destekleme Programı (1007 Programı) kapsamında çıkılan “Elektrikli Araç Teknolojilerinin Geliştirilmesi” başlıklı çağrıya 20 proje başvurusu geldi. Başvurular; üniversite, kamu ve özel sektör kuruluşlarının oluşturduğu Proje Yürütücüsü Kuruluşları (PYK) ile Elektrikli Araç Üretici Kuruluşlarının (AÜK) oluşturduğu konsorsiyumlar tarafından yapıldı. Buna göre, PYK’lar tasarım, batarya, elektrikli motor ve araç kontrol sistemlerini geliştirmek için Ar-Ge çalışması yapacak. AÜK’ler ise geliştirilecek bileşenleri kullanarak yerli elektrikli aracı üretecek. Üretilecek elektrikli aracın segmenti yurtiçi ve yurtdışı pazar imkânları ve rekabet şartları üretici kuruluşlar tarafından belirlendi. Tamamı yerli firmalar tarafından yapılan başvurular arasında 12 otomobil, 3 hafif ticari araç, 2 otobüs projesi yer alıyor. 3 projede ise segment belirtilmedi.

Projeler değerlendirildi
Bakan Nihat Ergün, TÜBİTAK’a yapılan 20 proje başvurusunun mali, teknik ve hukuki olarak değerlendirildiğini; akademisyenler ve konunun uzmanlarının yer aldığı komisyonların, PYK ve AÜK’lerin hazırladığı projeleri ayrı ayrı incelediğini söyledi. Yapılan değerlendirme sonunda 10 proje elenirken, kalan 10 proje “Elektrikli Araç Teknolojilerinin Geliştirilmesi” çağrısının ikinci aşamasına başvurmaya hak kazandı.
İkinci aşamada konsorsiyumlar, ayrıntılı projelerini Aralık 2013’e kadar TÜBİTAK’a sunacak. Son değerlendirmede yüzde 100 Ar-Ge desteği alacak projeler belirlenecek. Desteklenecek projeler en fazla 4 yıl içinde tamamlanacak ve bu süre sonunda prototip araçlar hazır hale getirilecek. Bakan Ergün, “Daha sonra üretici kuruluşlar tarafından seri üretime geçileceğini ve üretilecek araçların kritik ve yeni teknolojilere sahip, dünya ile rekabet edebilecek fiyat ve kaliteye sahip olacağını” söyledi. Ergün, TÜBİTAK’ın sahip olduğu fikri haklarını, aracın Türkiye’de üretilmesi ve 5 yıl süreyle üretim ve satış garantisi verilmesi durumunda üretici kuruluşa devredeceğini aktardı. Ergün, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı olarak üretilecek araç segmentine bağlı olarak 5 yıl boyunca toplam 200 araç alımı yapacaklarını, ayrıca yerli elektrikli araçların kamu alımlarında da yer alması için teşvik çalışmalarının etkinleştirileceğini kaydetti.

Elektrikli araç üretiminde Türkiye’nin artıları var
Nihat Ergün, Türkiye’nin elektrikli araç üretiminde daha başarılı olacağına inanıyor. Otomotiv sektöründe, uluslararası boyutta çok ciddi bir rekabet yaşandığını aktaran Ergün, “Geçmişte ağırlıklı olarak fiyat rekabeti söz konusu iken, günümüzde fiyatla beraber kalite, ürün çeşitliliği, çevre duyarlılığı, araç hafifliği, kent hayatına uyum ve emniyet gibi unsurlar rekabet açısından önem kazandı” diye konuştu.
Özellikle doymuş pazarlarda, satışları müşteri tercihlerinin belirlediğinin altını çizen Ergün, bunun sonucunda ürün geliştirme, marka ve model yaratabilme gibi unsurların ön plana çıktığına dikkat çekiyor. Otomotiv sektöründe Ar-Ge harcamalarını artırmak ve bu harcamaları çevre normlarına uyum, alternatif yakıt kullanımı, yakıt tasarrufu, güvenlik ve hafiflik gibi alanlara ayırmak gerektiğini dile getiren Ergün, bu açıdan bakıldığında Türkiye otomotiv sektörünün Ar-Ge harcamalarında önemli bir artış yaşadığını açıklıyor: “2011 yılında sektörün Ar-Ge harcamasının 654 milyon TL’ye ulaşması, umut verici bir gelişmedir. Sektörün Ar-Ge harcamalarındaki artışta, Bakanlığımızdan Ar-Ge merkezi belgesi almalarının ve TÜBİTAK desteklerinden yararlanmalarının da önemli rolü olmuştur. Otomotiv sektöründe 50 yıldan fazla birikime sahip Türkiye’nin fosil yakıtlı araçlarda geç kalmasıyla tam olarak elde edemediği başarıyı, elektrikli araç üretiminde yakalayabileceğine inanıyoruz.”
Bakan Ergün, bu alanda sektörün henüz yolun başında olduğunu ve Türkiye’nin de büyük bir birikime sahip olduğunu hatırlatıyor. Nihat Ergün, Türkiye’nin artılarını şöyle anlatıyor: “Otomotivde ana ve yan sanayideki potansiyelimiz, genç, dinamik ve büyük nüfusumuz, kişi başına düşen milli gelirdeki artış ve buna bağlı olarak vatandaşlarımızın alım gücünün yükselmesi, ÖTV bağlamındaki vergisel teşvikler ve en önemlisi de Hükümetimizin bu konudaki kararlılığı, elektrikli araç üretimi açısından en büyük artılarımız olarak sayılabilir.”

Bakanlık yerli üretimin arkasında
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, yerli üretimin/ürünlerin desteklenmesi amacıyla çalışmalar yapıyor. Projelerin hayata geçmesi noktasında yürüttükleri çalışmaların önemli olduğunu aktaran Ergün, örneğin; iş makineleri üreticileri ile Belediyeleri ve ilgili tarafları, asansör üreticileri ile TOKİ ve ilgili tarafları, ilaç ve tıbbi cihaz üreticileri ile SGK ve ilgili tarafları bir araya getiren çok önemli toplantılar yaptıklarını aktarıyor. Ergün, yine savunma sanayi alanında uyguladıkları offset uygulamalarını diğer alanlara da yaygınlaştırmak için çalışmalar yürüttüklerini paylaşıyor: “Buradan hareketle şunu rahatlıkla söyleyebilirim ki, yapmış olduğumuz bu türlü yerli üretimi destekleyici faaliyetleri Elektrikli Araç’lar (EA) için de yapabiliriz ve yapmayı planlıyoruz. Yani kamunun yüksek alım gücünü EA’lar gibi teknoloji tabanlı üretimlerin artırılması için de kullanmamız gerekiyor”
EA konusunda yerli üretimi destekleyici faaliyetlerinde kararlı olduklarının altını çizen Ergün, Kamu İhale Kurumu mevzuatındaki yerli üretim lehine yapılmış düzenlemelerin uygulanması için gerekli farkındalık çalışmalarını sürdürdüklerini paylaşıyor. Ergün, şu bilgileri veriyor: “Bununla birlikte Bakanlık olarak Ar-Ge’si Türkiye de tamamlanmış olan projelerin ulusal ve uluslararası tanıtım, pazarlama ve fuar katılımları için 75 bin liraya kadar desteği, yakın zaman önce uygulamaya koyduk ve bu konuda müracaatları almaya da başladık. Ayrıca, daha önce de bahsettiğim gibi EA üretimi, kamu açısından bir odak ve teknoloji tabanlı bir üretim projesi olması dolayısıyla, yerli elektrikli araçların kamu alımlarında da yer alması için teşvik çalışmalarını etkinleştireceğiz.”

Yerli olacak Türk mühendisler çalışacak
Elektrikli aracın ilk portotipinin 4 yıl içinde yapılması planlanıyor. TÜBİTAK’ın yayınladığı çağrı kapsamında EA’yı üretecek firmaların tamamı yerli firmalardan oluşuyor. Dolayısıyla, EA’lar Ar-Ge süreci sonucunda yerli kuruluşlar tarafından üretilecek. Nihat Ergün, EA’yı üretmeye talip üretici kuruluşlarla sürekli diyalog halinde olduklarını söylüyor: “Şunu görüyoruz ki, kamuoyunda bu konuda büyük bir heyecan var ve bu da doğal olarak bu işe istekli olanlara yansıyor. Girişimcilerimizin çoğu bu işi milli bir görev olarak görüyor ve bu projeye ilgilerini de açıkça belirtiyorlar.”
Proje kapsamında Ar-Ge ve üretim sürecinde bazı konularda yurt dışı firmalardan danışmanlık alınabilecek. Ancak Ar-Ge ve üretim genel anlamda yerli olarak yapılacak.

EA Türkiye’ye büyük katkı sağlayacak
Bugün dünya otomotiv sektörü, ciddi bir değişim ve dönüşümün eşiğinde. Fosil yakıtların tükenme riski, maliyetlerindeki istikrarsız artışlar ve çevreye verdiği zararlar, üreticileri ve tüketicileri yeni arayışlara itiyor. Önümüzdeki 10 yıl içinde Avrupa’da kullanılan her 5 araçtan 1 tanesinin elektrikli olması bekleniyor. Elektrikli araçlar, ilk satın alma maliyeti açısından ekonomik olmamakla beraber kullanım maliyetleri açısından çok ekonomik. Şu anda; şarj istasyonu, şarj süresi, menzil, hız ve performansla ilgili sorunlar var. Bugün genellikle lityum-iyon teknolojisi ile batarya üretilirken, bu alanda kurşun-asit bataryaların geliştirilmesi için birçok firma tarafından yoğun çalışmalar yapılıyor. Yine bataryaların toplanması ve geri dönüşümü hususunda çalışmalar yapmak gerekiyor. Nihat Ergün, Türkiye otomotiv sektörünün, yeni nesil teknolojiler ve çevre dostu ürünler konusunda ciddi adımlar atacağına inandığını söylüyor: “Biz içten yanmalı motor teknolojisine geç başladık, yarışı hep geriden takip ettik ve ön sıradakileri zorlayacak bir hamle yapamadık. Ancak şimdi yeni teknolojiler konusunda, hemen hemen bütün dünya, yarışa tekrar ve aynı yerden başlıyor. Bu yeni yarışa iyi başlamamız ve ön sıralarda yer almamız mümkündür ve gereklidir.”
Elektrikli araçların iç pazar açısından kritik bir yanı bulunduğunu dile getiren Ergün, şu bilgileri veriyor: “Ülkemizde taşımacılık büyük oranda karayolu ile sağlanıyor ve kullanılan motorlu araç yakıtlarının neredeyse tamamında dışa bağımlıyız. Zaten cari açığımızı incelediğimizde de petrol ve doğalgazın büyük bir ağırlığı olduğunu görebiliyoruz. Bizim ülke olarak ulaşıma ayırdığımız bu ciddi kaynağı azaltmamız için de yeni nesil teknolojilere ayrı bir önem vermemiz gerekiyor.”

Elektrikli araçta en yüksek ÖTV oranı yüzde 15 ile sınırlı olacak
Otomotiv Sektörü Stratejimizde de yeni nesil araçların hem üretiminin hem de tüketiminin teşvikiyle ilgili önemli eylemler bulunuyor. Bu eylemlerden birisi düşük CO2 emisyonu olan çevre dostu araçların kullanımını teşvik eden bir vergilendirme sistemi için çalışmalar yapmak. Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı bu konuda önemli bir adım atarak motorlu araçlarda en az yüzde 40 olan ÖTV’yi, bazı elektrikli araçlarda yüzde 3’e kadar indiriyor. Elektrikli araçlarda en yüksek ÖTV oranı yüzde 15 ile sınırlı. Bakan Nihat Ergün, bu açıdan bakıldığında elektrikli araç teknolojilerini üretim ve tüketim anlamında en çok destekleyen ülkelerden birinin Türkiye olduğunun altını çiziyor: “Otomotiv sektöründe 2023 yılı için ortaya koyduğumuz yıllık 50 milyar dolar ihracat hedefine ulaşılması için kendimize özgü tasarım ve yeniliklerle katma değeri artırmamız gerekiyor. Montajını yaparak ihraç ettiğimiz bir araçtan 1 kazanıyorsak, bize ait bir tasarımla ihraç ettiğimiz araçtan daha çok kazanacağız. Bu süreçte, dikkatle takip etmemiz ve başarmamız gereken iki konu var: Birincisi yerli bir marka oluşturmak, ikincisi yeni nesil teknolojilerde yatırım ve üretim adresine dönüşmek.”
Bakan Ergün, son yıllarda Türkiye’de otomobil satışlarında büyük artışlar yaşandığını ancak henüz, 1000 kişiye düşen araç ortalamalarında, gelişmiş ülkelerin oldukça gerisinde olduğumuzu hatırlatıyor. Ergün, bu talebin Türkiye’de üretilen özellikle yerli marka olarak üretilen ve piyasaya arz edilen araçlarla karşılanmasına büyük önem verdiklerini paylaşıyor. Ergün, “Ancak iç pazarımızı, kendimize özgü bir marka oluşturmak için değerlendirmemiz daha doğru olacaktır. Üstelik Türkiye’nin bulunduğu coğrafya itibarıyla, ihracat noktasında da önemli avantajları vardır” diye konuşuyor.

Okumaya Devam Et

Destekler-Teşvikler

Avrupa Birliği’nden Türk kadın girişimcilerine destek

Özyeğin Üniversitesi, KAGİDER ve ANGİKAD’ın işbirliği ile Türkiye’de de hayata geçecek olan proje, 3 Ocak 2012 Salı günü Özyeğin Üniversitesi Altunizade Kampüsü’nde düzenlenen basın toplantısı ile kamuoyuna açıklandı. Basın toplantısında Özyeğin Üniversitesi rektörü Erhan Erkut, KAGİDER Başkanı Dr. Gülden Türktan ve ANGİKAD Yönetim Kurulu Üyesi Arzu Özyurt’un yanı sıra projeye destek veren kadın milletvekilleri, projede yer alacak kadın girişimciler ve iş kadınları da hazır bulundu.

Türkiye’de kadın girişimci sayısı artacak

Toplantıda 1 milyon Euro bütçeyle toplam 17 ülkede uygulandığı belirtilen projeyle aralarında başarılı iş kadınlarının olduğu 13 kişinin, iş hayatına yeni adım atan 26 kadın girişimciye mentorluk yapacağı açıklandı. Başarılı örneklerin toplumda ön plana çıkarılması ve desteklenmesi yoluyla ülkemizde kadın girişimciliğinin özendirilmesi ve kadın girişimci sayısının artırılmasının amaçlandığı “Avrupa Kadın Girişimcileri Mentor Ağı”na; başarılı birer girişimci olma potansiyeline sahip, bir yıldan fazla dört yıldan az bir süre önce bir işletmeyi devralmış ya da kurmuş ve yürütmekte olan kadın girişimciler kabul edilecek. “Avrupa Kadın Girişimcileri Mentor Ağı”na 2011 yılında Türkiye’nin yanı sıra dahil olan ülkeler ise şöyle: Arnavutluk, Belçika, Hollanda, İspanya, İngiltere, İrlanda, İtalya, Kıbrıs, Makedonya, Macaristan, Karabağ, Romanya, Sırbistan, Slovakya, Slovenya, Yunanistan.

“Girişimcilik ekosisteminin güçlenmesinde kadınların dönüştürücü gücü önemli rol oynuyor”

Proje ile desteklenecek olan kadın girişimcileri seçecek olan Özyeğin Üniversitesi’nin Rektörü Erhan Erkut, Türkiye’de girişimcilik ekosisteminin güçlenmesi için üniversitelere çok önemli sorumluluklar düştüğünü söyledi. Erkut, “Özyeğin Üniversitesi’nin amaçlarından biri hayata geçirecekleri yenilikler, yaratacakları yeni iş hacimleri ve istihdam ile her anlamda kalkınmanın, sürdürülebilir refahın öncüsü olma görevini üstlenebilecek ‘bağımsız’, ‘kurumsal’ ve ‘sosyal’ girişimciler yetiştirmek ve toplumda girişimciliğin pozitif algılanmasına destek olmaktır. Bu hedefe ulaşmada kadınların dönüştürücü gücünün ve bu projenin özünü oluşturan mentorluğun çok önemli rolü olduğuna inanıyorum. Avrupa Kadın Girişimcileri Mentor Ağı projesi ile bir kez daha kadın girişimcilerin yanında yer almaktan ve KAGİDER ve ANGİKAD gibi iki güçlü ortakla çalışmaktan memnuniyet duyuyorum,” dedi.

“Hedefimiz Türkiye genelinde kadın girişimciliğini artırmak”

Toplantıda bir konuşma yapan KAGİDER Başkanı Dr. Gülden Türktan ise şunları söyledi: “İşini yeni kurmuş, büyümek için mentorluk desteğine ihtiyaç duyan girişimci iş kadınlarına, uzun yıllardır iş hayatında deneyim kazanmış, kendi işini kurmuş ve geliştirebilmiş iş kadınları tarafından destek olunması sağlanacak ve böylece kadın girişimcilerin iş yönetme vizyonlarının ve hacimlerinin olumlu yönde geliştirilmesine destek olunacak. Bu proje kapsamında en az 5 yıl başarılı bir şekilde KOBİ tarzı bir işletmenin sahibi olan ve yöneten kadın girişimciler mentor olarak belirlenecek. İstanbul dışından da en az 5 mentör seçileceğini söyleyebiliriz. Proje kapsamında ülkemizde toplam 13 mentör 18 ay boyunca 26 girişimci kadına danışmanlık yapacak. Yani her bir mentor iki girişimciye destek olacak. KAGİDER olarak misyonumuz doğrultusunda proje ile Türkiye’de kadın girişimciliğini desteklemeyi ve artırmayı hedefliyoruz.”

“Kadın girişimci mentor ağını Anadolu’da yaygınlaştıracağız”

Bu projede kadın girişimci mentor ağının Anadolu’da yaygınlaşmasını hedeflediklerini söyleyen proje paydaşlarından ANGİKAD’ın Yönetim Kurulu Üyesi Arzu Özyurt, “Dolayısıyla kadın girişimcilerimize balık tutmak yerine onlara nasıl balık tutulacağını öğretiyor olacağız. Böylece iş hayatının zorlu koşullarında ayakta kalacak donanıma ilk elden sahip olacaklar. ANGİKAD, 2007 yılından bu yana, öncelikle ülkemizde, iş hayatında ve sosyal hayatta kadınlara fırsat eşitliği yaratılarak, yönetim erki içerisinde kadının etkinliğinin ve payının artırılması ve kadın girişimciliğinin desteklenmesi konusunda çeşitli çalışmalar ve projeler yürütmekte ve bu projede kadın girişimci mentor ağının Anadolu’da yaygınlaşmasına katkı sağlamayı amaçlamaktadır,” dedi.

“Avrupa Kadın Girişimcileri Mentor Ağı” projesi hakkında daha detaylı bilgi almak için www.kagidermentornetwork.org adresini ziyaret edebilirsiniz.

Avrupa Kadın Girişimcileri Mentor Ağı nedir?

(The European Network of Female Entrepreneurship Ambassadors)

“European Network of Mentors for Women Entrepreneurs” projesi Avrupa Komisyonu İşletmeler Genel Müdürlüğü nezdinde duyurulan ve 2009 ve 2010 yıllarında gerçekleştirilen “Female Entrepreneurship Ambassadors – ENFEA” projesinin devamı ve onun tamamlayıcısı olan bir projedir. “ENFEA” projesi ilk duyurulduğunda 2009 yılında Türkiye Avrupa Birliği üyesi olmadığı için proje kapsamında yer alamamıştı. Ancak 2011 çağrısında 22 üye ülkenin yanı sıra projeye Türkiye de dahil edildi ve başvurucuların mevcut olan ülkelerdeki “Female Entrepreneurship Ambassadors” işbirliği ağlarından yararlanması hedeflendi. “Female Entrepreneurship Ambassadors” projesi ile işbirliği ağı kuran ülkeler arasında Arnavutluk, Belçika, Hırvatistan, Kıbrıs, Danimarka, Fransa, Almanya, Yunanistan, Macaristan, İzlanda, İrlanda, İtalya, Lüksemburg, Malta, Norveç, Polonya, Portekiz, Romanya, Sırbistan, Slovakya, İsveç ve İngiltere yer almıştır ve yaklaşık 270 kadın girişimci bu ağın içindedir.

Okumaya Devam Et

Trendler

Copyright © 2024 Kobi Yatırım. Tüm Hakları Saklıdır.